Haber

Kobanê Davası’nda yaşananlar, akılda kalanlar, hukuka aykırılıklar  

ANKARA – IŞİD’in Kobanê’ye yönelik saldırılarına karşı 6-8 Ekim 2014’te gerçekleşen protestolar gerekçe gösterilerek açılan Kobanê Davası’nda sona gelindi. Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) önceki dönem eş genel başkanları ve HDP Merkez Yürütme Kurulu (MYK) üyelerinin de bulunduğu 18’i tutuklu 108 kişinin yargılandığı davanın karar duruşması yarın görülecek.

3 yılı aşkın süredir devam eden davaya giden süreçte ve dava süresince onlarca tartışmalı gelişme yaşandı. Bu gelişmelerden bazıları Türkiye siyasetini etkileyen sonuçlar ortaya çıkardı. 10 yıllık bu süreçte yaşananların bir kısmını sıralamaya çalıştık:

-Kobanê Davası 6-8 Ekim Kobanê olaylarının yaşandığı 2014 yılından tam 6 yıl sonra, Ocak 2020’de açıldı.

-2016’da HDP’li milletvekillerinin dokunulmazlıkları kaldırıldı ve tutuklanmalarına giden sürecin önü açıldı.

-Türkiye, 2018 Cumhurbaşkanlığı Seçimlerine eş genel başkanları, milletvekilleri ve cumhurbaşkanı adayı tutuklu bulunan bir muhalefet partisi ile girdi.

-Cumhurbaşkanı adaylarından Recep Tayyip Erdoğan, seçim kampanyasını 6-8 Ekim olaylarının sorumlusu olarak gösterdiği HDP ve tutuklu rakibi Selahattin Demirtaş üzerine kurdu.

DAVAYA ÖZEL SAVCI: AHMET ALTUN

-Kobanê dosyasının duruşma savcısı Ahmet Altun, hukuk teamüllerine aykırı şekilde hem duruşma hem soruşturma savcısı oldu.

-Savcı Altun’un Kobanê Davası’ndaki suçlamaların, HDP’nin temelli kapatılmasına gerekçe olacağına dair Terörle Mücadele Şubesi’nin hazırladığı ‘özel’ bilgi notu dosyada unutuldu. 2018’de hazırlanan bu özel not, HDP’nin avukatları tarafından fark edildi.

TARİHSİZ VE İMZASIZ İHBAR

-6-8 Ekim olayları döneminde HDP’de yönetici olmayan, soruşturmanın hiçbir aşamasında isimleri geçmeyen Ahmet Türk, Sırrı Süreyya Önder, Aysel Tuğluk, Sebahat Tuncel, Gültan Kışanak gibi isimlerin bulunduğu, tarihsiz ve imzasız 90 kişilik bir liste bütün emniyet şube müdürlüklerine gönderildi. İsimlerin araştırılması istendi.

AİHM KARARI UYGULANMADI

-AİHM’in ‘HDP’nin 6-8 Ekim’e ilişkin tweet’inin şiddet çağrısı olarak yorumlanamayacağı ve söz konusu suçlarla ilgili olarak başvuran Selahattin Demirtaş’ın serbest bırakılması gerektiği’ kararına rağmen Demirtaş ve diğer tutuklular tahliye edilmedi.

AYNI SUÇTAN İKİ TUTUKLAMA

-Demirtaş ve Yüksekdağ aynı içerikli başka bir davadan ikinci kez tutuklandı ve bu ikinci tutukluluk AİHM’in tahliye kararının uygulanmamasına, tahliye edilmemeye gerekçe gösterildi.

-6-8 Ekim olaylarından 6 yıl sonra, 30 Aralık 2020’de 3 bin 530 sayfalık iddianame hazırlandı. 324 klasörlük ekiyle birlikte on binlerce sayfa olan bu kapsamlı iddianame, hazırlanmasından sadece 7 gün sonra Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi. Mahkeme heyeti dosyayı titizlikle incelediğini söyledi.

-Duruşma tarihi olarak 25 Nisan 2021 Pazar günü belirlendi. Eleştiriler üzerine ilk duruşma 26 Nisan 2021 Pazartesi olarak netleşti.

BAHÇELİ, SOYLU, ALTUN’DAN ART ARDA AÇIKLAMALAR

-İddianamenin kabulünden sadece 4 gün sonra MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Yargıtay’a HDP’nin kapatılması çağrısı yaptı.

-26 Nisan 2021 tarihli ilk duruşmadan bir gün önce İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, sosyal medya hesabında “HDPkkiçinHesapVakti” etiketiyle bir video paylaştı.

-Duruşma gününde Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, benzer içerikli bir basın açıklaması yaptı.

ET VE SÜT KURUMU MÜDAHİL

-Cumhurbaşkanlığı, Adalet Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı, Milli İstihbarat Teşkilatı, Et ve Süt Kurumu dahil olmak üzere pek çok devlet kurumu dosyaya müdahillik başvurusunda bulundu.

-21 Nisan 2021 tarihli ilk duruşmada salona, savunma avukatları, izleyicilerin önemli bir kısmı ve yabancı heyetler alınmadı.

-25 Ekim 2021 tarihli duruşmada da Kürtçe tercümanın iyi çeviri yapmamasından ötürü yeni tercüman talebi gündeme geldi. Mahkeme heyeti, avukatlara “Siz de müvekkillerinizi Türkçe savunma vermeye zorlayın” dedi.

‘TERÖRİST SELO’YU ÇIKARAMAYACAKSINIZ’

-Dava devam ederken başta Cumhurbaşkanı Erdoğan olmak üzere iktidar temsilcileri HDP’yi hedef alan ve davayı etkileyebilecek nitelikte açıklamalar yaptı. Örneğin; Cumhurbaşkanı Erdoğan, 21 Ekim 2021’de Selahattin Demirtaş’ı işaret ederek, “Neymiş? 4 senedir yatıyormuş. Yargı ne diyorsa o. Şimdi HDP de Selahattin Demirtaş’ı çıkarmanın gayreti içerisinde. Hale bakın. Terörist adam ya…” dedi.

-23 Ekim 2021’de de, “Bunlar terörist Selo ile beraber oldu. Bunlarda ar yok. Yasin Börü’yü öldüren Selo değil miydi? Bütün oradaki vatandaşları sokağa döken Selo değil miydi? Şimdi kalktılar, onu içeriden nasıl çıkarırız, bunun gayreti içerisindeler. Yargı ne diyorsa o. Çıkaramayacaksınız” ifadelerini kullandı.

DAVANIN HAKİMİ SUÇ ÖRGÜTÜ YÖNETİCİSİ ÇIKTI, GÖREVDEN ALINDI

-Kasım 2021’de Hakimler Savcılar Kurulu kararnamesi ile Mahkeme Başkanı hakim Bahtiyar Çolak görevden alındı ve yerine Yıldıray Kaya atandı. Bu görevden almanın sebebi hakim Bahtiyar Çolak’ın “Derin devletin ticari istihbarat ayağı” olarak tanıtılan ‘Atadedeler’ suç örgütünde yönetici olduğunun belirlenmesiydi. Çolak’ın, “Atadedeler Elçi Baş Yardımcısı” sıfatıyla 22 ülkenin Ata Dedesi olduğu kaydedilen iddianamede, 5 bin 600 yıla kadar hapsi istendi.

-Aralık 2021’de davanın ara verilmeksizin devam etmesine gerekçe olarak IŞİD’lilerin yargılandığı Paris Ağır Ceza Mahkemesi’nin kararı emsal gösterildi: HDP’nin önceki dönem Eş Genel Başkanı Demirtaş, Paris’teki bir mahkemenin kararının Türkiye’de emsal olarak değerlendirilmesinin yargı tarihinde ilk olduğunu söyledi.

Duruşmalar haftanın 4 ya da 5 günü, saatler süren periyodlarla devam etti.

-Duruşma olmayan günlerden biri olan 9 Aralık 2021 Çarşamba günü mahkeme heyeti, yargılanan HDP’li siyasetçilerin ve avukatlarının olmadığı gizli bir duruşma gerçekleştirdi ve bu duruşmada gizli tanık ‘ABC123’ü dinledi. Hafta sonu, sanık avukatlarına haber vermeden gizli tanıklardan ifade alındı.

GİZLİ TANIKLARDAN ÇELİŞKİLİ İFADELER

-İfadeleri dosyanın ana omurgasını oluşturan tanıklar Sami Baran ve Kerem Gökalp’in mahkemede verdikleri ifadeler soruşturma aşamasında verdikleri ifadelerle çelişti. Bu iki isim, duruşmada ilk ifadelerindeki beyanlarının bir kısmının kendilerine ait olmadığını, ifadelerinin avukatları olmadan alındığını, mahkeme salonunda bulunan siyasetçileri büyük oranda tanımadıklarını söyledi.

-Bazı gizli tanıkların ifadeleri yazım yanlışlarına kadar tamamen birbirinin aynısıydı.

TAHLİYE TALEBİ BEKAR DİYE REDDEDİLDİ

-Mayıs 2022’de görülen duruşmada gizli tanık ifadesiyle tutuklanan sanıklardan Zeynep Ölbeci’nin tahliye talebi ‘bekar’ olması gerekçesiyle reddedildi. Bu gerekçe, gizli tanığın “örgüt kadrosu olanlar evlenmez” ifadesine dayandırıldı.

TUĞLUK’UN HASTALIĞI

-Davada yargılanan isimlerden Aysel Tuğluk, ‘Cezaevinde kalamaz’ yönündeki sağlık raporlarına rağmen tahliye edilmedi. Ağustos 2022’de görülen duruşmada Tuğluk, konuşmakta ve soruları algılamakta zorluk çekmesine rağmen mahkeme heyeti Tuğluk’a iddianamedeki suçlamalara ilişkin sorular yöneltti.

GİZLİ TANIKLAR SUÇLADIKLARI SANIKLARI TANIMADI

-Temmuz 2022’de görülen duruşmada gizli tanık ‘Hermes’, HDP’nin önceki dönem sözcüsü Günay Kubilay hakkında kapsamlı ifade vermiş olmasına rağmen, kameraların kendisine Kubilay’ı göstermesi sonrasında Kubilay’ı başka biri ile karıştırdığını söyledi. Gizli tanık Hermes, suçlamalarda bulunduğu Pervin Oduncu ve Mesut Bağcık’ı teşhis edemedi.

-Savcı mütalaası sonrası birçok müvekkile 5 günlük savunma süresi dayatıldı. 6 ay kesintisiz duruşma yapıldı. Ancak karar seçim sonrasına ertelendi.

DAVA DA KARAR DA TARİHE GEÇECEK

Kobanê Davası; bu yazıda yer verdiğimiz ve veremediğimiz onlarca tartışmalı gelişme, karar, uygulama ile ve elbette tutuklu siyasetçilerin savunmalarıyla hukuk ve siyaset tarihine geçecek.

Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ’ın da aralarında bulunduğu siyasetçilerin binlerce yılla yargılandığı bu davada açıklanacak karar da kuşkusuz Türkiye’nin yakın tarihini etkileyecek.

haberhacilar.com.tr

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu